‘’Sanal Ortamda Kaybolmuş Zihinler Kitapla Kendine Gelecek ’’‘’Bugün kitabın önemi her zamankinden daha da kıymetli hale geldi. Çünkü sanal ortamda bilgiye ulaşmak, maalesef, şu anda bizim o kağıt kokusundan, kitap kokusundan, kağıda dokunmaktan, kağıdın ve kitabın bizde oluşturduğu yazma duygusunu yavaş yavaş yok etmeye başladı.Yaklaşık 75.000 öğrencimiz buraya gelecek kitapla buluşacak. Kitap kokusu alacak. Öğrencilerimiz için bu çok kıymetli. Özellikle şu anda internet coğrafyasında kaybolmuş zihinlerin bir gerçek dünya ortamında ki kitap buluşması, kitap kokusu alması daha da önemlisi yazarlarla buluşması yazarlarla sohbet etmesi çok önemli. Bir şairin ya da bir romancının kitabıyla ilgili duygularını düşüncelerini onunla paylaşabilmesi çocuklarımızın gerçeklikle ilişki kurmasını sağlıyor.Bugün en çok ihtiyaç duyduğumuz şey; bizim artık gerçeklere gerçeklikle ilişki kurmak. Kitap bunun önemli araçlarından bir tanesi, bu açıdan hem yayınevlerinin yüksek katılımı hem yazarların yüksek katılımı, hem okuyucuyla yazarı buluşturma açısından Kahramanmaraş Kitap Fuarı bölgede artık önemli bir kitleye sahip. İnşallah önümüzdeki yıllarda daha da büyüyerek, etkinlikleri arttırarak Uluslararası bir noktaya taşınacaktır.Katkılarından dolayı hem Sayın Başkana hem de Sayın Başkan nezdinde bu konuda emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum .’’
‘’Milletvekili Olması Suç İçleme Hakkı Vermez’’‘’ Türkiye bir hukuk devleti, hukuk önce herkese eşittir. Dolayısıyla ortada bir durum varsa, bu şu anlama geliyor ki yargı kendini bağımsız yasal süreçte işliyor. Tabii ki siyasetin herhangi bir şekilde bu yargı sürecine müdahil olması ya da devam eden bir yargı süreciyle ilgili yorumda bulunması doğru değildir.Bu bir hukuki süreç, bu süreci takip ediyoruz ama şunun bilinmesi gerekiyor, hiç bir bireyin suç işleme özgürlüğü yok. Bende milletvekiliyim, ben de bakanlık yaptım. Benim milletvekili olmam ya da bakan olmam bana suç işleme hakkı vermez.Dolayısı ile hukuk önünde herkes eşittir. Eğer ortada bir suç varsa bununla ilgili hukuki süreç devam edecektir ve bunun sonuçlarını hep birlikte takip edeceğiz.
Türkiye de 30 yıldan beri terörle mücadele var ve Türkiye artık terörle verdiği mücadelede sona gelmiştir. Çünkü, özellikle Fetö Terör Örgütü’nün 15 Temmuz’da kalkıştığı darbe girişimi ile birlikte devletin içerisinde ki bütün her türlü yapılanmaların ve diğer ihanet odaklarının ifşa olmasıyla birlikte artık Türkiye daha rahat bir şekilde terörle mücadele etmektedir. Yani f-16’ların havalandığında Ordu’nun içerisinde fetöcü bazı yapılar, terör örgütüne haber gönderiyordu. Birçok Teröre karşı hamlemiz boşa çıkarılıyordu. Artık bugün onu yaşamıyorsun.Türkiye dünden daha emin daha güçlü ve daha kararlı bir şekilde terörle mücadelesini sürdürüyor.Burada en önemli şey şudur, Türkiye artık bundan sonra terörle mücadelesini kaynağında sürdürecektir. Yani, Suriye’de Irak’da. Eğer Türkiye’ye terör ihraç eden ve Türkiye için tehdit oluşturan unsurlar varsa Türkiye bunlarla ilgili gereğini yapacaktır. Ülke içerisinde de bu terör unsurlarına Terör odaklarına müzahir ve işbirliği içerisinde olan unsurlar varsa bunlara karşılık Devlet gereğini yapacaktır.O yüzden, Türkiye terörle mücadele ederken, bundan sonraki süreçte daha kararlı bir şekilde yoluna devam edecektir dedi.
