Adnan Oktar Organize Silahlı Hata Örgütü’ne yönelik karara bağlanan davada örgütün elebaşı Adnan Oktar, birçok kabahatten 9 bin 803 yıl mahpus cezasına çarptırıldı. Kararın akabinde şikayetçi avukatları Eser Çömlekçioğlu ve Andaç Maraşlıoğlu basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya davada şikayetçi olarak yer alan Özkan Memati de katıldı.
“YENİ BİR SÜREÇ BAŞLIYOR”
Dava belgesinde toplamda sanıklara 152 bin yıl ceza verildiğini belirten Avukat Eser Çömlekçioğlu, “Biz bu belgeyi bitti olarak görmüyoruz, bizim için yeni bir süreç başlıyor. Yeni bir evrakımız var. İstinaf etabında da müvekkillerimizin destekçisiyiz. İkinci belgemizde da örgütün toplumsal medya hesaplarına dayanak veren üyelerle ilgili ve yurtdışında firari olan sanıklarla ilgili kırmızı bülten çıkarılması için gayret göstereceğiz” dedi.
“ÖRGÜT YARGIDAKİ FETÖ DAYANAĞIYLA BUGÜNE GELDİ”
Örgütün bu vakte kadar varlığını sürdürebilmesine değinen Çömlekçioğlu şu tabirleri kullandı:
* Aslında örgüte karşı bu vakte kadar çok fazla soruşturma açıldı. Siyasi periyotların değiştiği her devirde örgüte karşı soruşturmalar oldu.
* Örgüt bugüne kadar yargıdaki FETÖ’nün takviyesiyle geldi. Biz geçmişteki belgeleri inceleyince örgütün yargılamayı sürüncemede bırakması var.
* Çok fazla reddi hakim yoluna gittiler. 1999 evrakı 2018 yılına kadar sürüncemede kaldı. FETÖ’yle ilgili çok sayıda irtibatları çıktı, örgüte takviye olmaları, örgüt yöneticileriyle görüşmeleri…
* Örgütün uygulaması olan ‘Herkül’ Oktarcıların telefonlarında, bilgisayarlarında çıktı. Dijital gereçlerinde Fetullah Gülen’e övücü yazışmalar ele geçirildi.
* Zekeriya Öz’ü çok fazla ziyaret ettikleri ortaya çıktı. Ergenekon kumpas davasında müdahil olmak istedikleri periyottu. FETÖ’cü yargıçlar, savcılar Adnan Oktar’ı bu vakte kadar getirdi.
Çömlekçioğlu şöyle konuştu:
* 9-10 yaşlarında kız çocukları cinsel istismarla mağdur oldu. Örgüt içerisinde mağdurlara karşı çok fazla karalama başladı ancak mağdurlar geri adım atmadı.
* Bu güç mağdurların da sesinin çıkmasına sebep oldu. Bu sürece kadar hiçbiri şikayetini çekmedi, çok fazla yıpratılmalarına karşın.
* Örgüt bitmedi mesken hapsine çıkan sanıklar, firari sanıklar hâlâ toplumsal medya üzerinden örgüt propagandası yapan aksiyonlar, paylaşımlar yapıyorlar.
* Sulh Ceza Mahkemeleri’nden erişime engelleme kararı aldık, Twitter’a Instagram’a gönderdik lakin avukatları ‘Düşünce özgürlüğüdür’ dedi. Büsbütün kendi görüşlerine muhalif olduğu için öteki şahısların imajlarını hiçe saydılar.
“23 MAĞDUR İSMİNE HATA DUYURUSUNDA BULUNDUK”
Örgütün bitmediği, toplumsal medyada faaliyet yürüttüğünü lisana getiren Çömlekçioğlu şöyle konuştu:
* Biz 23 mağdur ismine kabahat duyurusunda bulunduk. Çocuk şubede söz veren mağdurun manzaralarını ele geçirip toplumsal medyada yayınlıyorlar.
* İnsanların hayatına devam etmesini imkânsızlaştıracak her karalamayı toplumsal medyadan yapıyorlar. Mağdur kızların fişlendiğini sanıkların mesajlaşmalarında gördük.
* 256 bin etkileşim gördü halinde paylaşımları gördük. Bunun önüne geçmek için dün cürüm duyurusunda bulunduk, biz avukat olarak başvurduk lakin meslektaşım birebir vakitte mağdur olarak da yer aldı.
* Biz sadece bu davada avukatlık yaptığımız için toplumsal medyada birçok karalamalara maruz kaldık. Bu firari sanıklar ve elinde telefon olan her sanık faaliyetlerine devam ediyor.
“YÖNETİCİLERE CÜRÜM DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ”
Avukat Çömlekçioğlu toplumsal medya şirketlerinin Türkiye kurallarına uymadığını söz ederek “Bu insanlara dava açanlar hukukî şahıslara dava açmışlar, biz bunların yöneticilerine tek tek dava açacağız” formunda konuştu.
“BİR SANIĞIN 320 HESABI DENETİM ETTİĞİ ORTAYA ÇIKTI”
Davada şikayetçi olarak yer alan Özkan Memati ise şöyle konuştu:
* Bir sanığın 320 uydurma hesabı denetim ettiği ortaya çıktı. Bunların nasıl tesirleri olduğunu hayal bile edemezsiniz.
* Sabah ve akşam olmak üzere ‘trend topic’ yapıyorlar. Bunun maddi gücü olması gerekiyor.
* Bu hesapların içinde şikayetçinin çıplak fotoğrafları var. Benim hakkımda Çince dahil 12 lisanda paylaşımlar var. 90’a yakın cürüm duyurusunda beraat aldım.
“SİNEK AVLAMA YERİNE BATAKLIĞI KURUTACAĞIZ”
Toplumsal medyada örgüt mensuplarının ağır faaliyetleri olduğunu yineleyen Memati kelamlarına şöyle devam etti:
* Bizim yaşadığımız kâbus bitmedi, biz bunun bitmeyeceğini de biliyoruz zira bu sinek avlamaydı. Biz bataklığı kurutmaya yöneldik.
* Instagram ve Twitter o denli yasal görünümlü bir yasa dışı yapılanma ki. Avrupa ülkelerinde ofisleri olduğu için keyif sürerken Türkiye, Rusya, Çin üzere ülkelerde ofisleri olmadığı için kan kusuyorsunuz.
* Ferdî özgürlük alanı ismi altında benim eşimi sattığım, FETÖ’cü olduğum, eşcinsel olduğum üzere 100’lerce başlıkla iftira atılıyor. Hiçbir yere başvuramıyorsunuz.
“SOSYAL MEDYADA ALDATICI PAYLAŞIMLAR YAPIYORLAR”
Memati, Twitter ve Instagram’ın kapatılmasını istemediğini, yalnızca bu şirketlerin Türkiye’de de ofis kurmasının gerekliliğini yineledi. Memati, “Azerbaycan’da Almanya’da Hollanda’da Adnan Oktar Silahlı Cürüm Örgütü’ne bağlı şahıslar var. Bunlar maske kullanarak toplumsal medyada aldatıcı, yıpratıcı paylaşım yapıyorlar. Türkiye’de ofis açılması, TCK’ya nazaran yargılanması ve gerekirse kırmızı bülten çıkarılması lazım” dedi. DHA
