Ahmet Ağaoğlu, bordo-mavili grubun Antalya'da kamp yaptığı otelin alanında, soruları yanıtladı. Ağaoğlu, Beşiktaş Kulübü Lideri Ahmet Işık Çebi'nin, "Harcama limitleri belirlenirken, o tarihte faiz yüzde 20 ise bugün yüzde 13-15'lere düştü. Burada Beşiktaş'ın masraflarındaki azalmanın tarafımıza transferde kullanılması hakkını kullanmak istiyoruz. Bu mevzuda federasyondan karşılık bekliyoruz." açıklamalarıyla ilgili, "Bizim başından beri söylemiş olduğumuz bir şey var. Bu lisans talimatı 30 Haziran tarihinde yürürlüğe girdi. Neden yürürlüğe girdi? Her ay değişecek diye yürürlüğe girmedi. 2019-2020 döneminde uygulanmak üzere yürürlüğe girdi. Bu talimata harfiyen uyan kulüpler var, büsbütün ihlal eden kulüpler var, birtakım kurallarını yerine getirip, kimi koşullarını yerine getirmeyen kulüpler var. Hasebiyle burada rastgele bir kulübün isteğiyle, rastgele bir formda yapılacak değişiklik, çeşidi ne olursa olsun o talimata ve o unsurlara uyan kulüplere haksızlık olarak kıymetlendirilir." sözlerini kullandı.
"TAVRIMIZ BAŞINDAN BERİ BELLİ"
"Bizim burada halimiz başından beri belirli. 30 Haziran 2019 tarihinde nasıl yürürlüğe girdiyse, yürürlüğe girdiği haliyle de dönem tamamlanır. Aksaklıklar ve değiştirilmesi gereken yerler varsa, bunların hepsi konuşulur, görüşülür, 2020-2021 döneminde uygulanmak şartıyla tekrar düzeltilebilir. Burada siz bunu 30 Haziran'da yürürlüğe koyuyorsunuz, Trabzonspor başta olmak üzere başka gruplardan kimiler bunu harfiyen uyguluyorlar. Bakıyorsunuz o limitlerin içerisine girmiyorsunuz, ne yapıyorsunuz? Oyuncu satıyorsunuz yahut ne bileyim elinizdeki bir kadro varlıkları nakde dönüştürüyorsunuz. Takımınızı kısıtlıyorsunuz, takım, harcama daraltmasına gidiyorsunuz lakin ondan sonra tam siz bunları yaptığınız yerde dönüp bakıyorsunuz ortadan 4-5 ay geçmiş, haydi canım şu tarafını da biraz gevşetelim, dendiği yerde bu işin adaletle, hakkaniyetle ve hukukla bağdaşır tarafı yok. Biz başından beri bunu söylüyoruz."
"BEN BEDEL ÖDEDİM"
Trabzonspor Kulübü Lideri, 30 Haziran tarihinde talimat yürürlüğe girerken, borçlanma faizi için yüzde 31,5 denildiğini hatırlatarak, kelamlarını şöyle sürdürdü:
"Biz orada bir hafta ısrarla şunu söyledik, biz tekrar yapılandırmayı imzaladık, bütün borçlarımızı yapılandırdık ve bizim borç faizimiz yüzde 21. Hasebiyle burada 10 puanlık Trabzonspor Kulübünün aleyhine bir haksızlık var. Bunu tekraren lisana getirdik, itiraz ettik. İtirazımız hiç dikkate alınmadan o formda çıktı ve biz orada oyuncu satmak zorunda kaldık. Elimizdeki bir kadro varlıkları nakde çevirmek zorunda kaldık ki o açığı kapatalım. Artık benim elimde imzalanmış kredi kontratı var, orada yüzde 21 diyor. Talimat diyor ki hayır 31. Israr ediyoruz, Trabzonspor'a yansıyacak tarafı bunun 21. Burada yüzde 10'luk ve 80 milyon lira civarında benim aleyhime bir haksızlık kelam konusu. Lütfen imzalanmış olan kredi kontratındaki faiz oranı uygulansın dedik. Dikkate alınmadı. Hatta biz son 4-5 toplantıya taraf dahi edilmedik, yönetmelik o biçimde çıktı. O vakit niçin o formda çıkartıyorsunuz. O formda çıkmış, ben bu ortada futbolcu satmak zorunda kalmışım, ortadaki boşluğu kapatmak için. Bir ekip varlıkları elden çıkararak nakde çevirmek zorunda kalmışım. Bu kadar külfeti çektikten sonra ortadan 4-5 ay geçmiş, ondan sonra deniyor ki bugünkü gerçek faiz uygulansın. Şayet uygulanacaksa o günkü gerçek faizin uygulanması gerekiyordu. O vakit ben bu kadar problemin içerisine girmezdim. Gelmiş olduğum noktada buna yapılan itiraz orada hem fikiriz lakin ben bedel ödedim. Ödememem gereken yerde yüzde 10'luk bir bedel ödedim. O vakit bunu kim karşılayacak. Kaybettiğim 80 milyon liramı geri versinler, o vakit ben de yeni faiz oranın altına imza atayım, kabul edeyim. Ben burada kayba uğrayacağım, kayba uğradıktan sonra yolun yarısında 'pardon' denilecek. O pardon o kadar suçsuz bir pardon olmuyor o vakit. Kimse kusura bakmasın."
