SON DAKİKA HABERİ: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 8. Aile Şurası’nda konuşuyor.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Aile insanı insan yapan en hoş hasletlerden bir adedidir.
Anayasamızın 41. unsuru çok açık ve nettir. Aile Türk toplumunun temelidir ve temeli sağlam olmayan toplumlar ayakta kalamaz. Yeri doldurulamaz aileye sahip çıkmak; devlete, topluma ve millete sahip çıkmak demektir. Aileyi bilhassa çok çok önemseyen partimiz, topluma haykırıyoruz ki: Aileye değer vermeyen toplum ekonomik açıdan ne kadar müreffeh olursa olsun geleceğe inançla çıkamaz.
Batının çıkmazı burada.
Aile yapımızı zayıflatacak her türlü teşebbüse karşı olacağız. Cumhur İttifakı’nda LGBT diye bir anlayış yoktur. Varsın LGBT illet ittifakının materyali olsun, zirve tepe kullansınlar. Bu kutlu yapıyı biz lekeleyemeyiz. Aile kutsal bir yapı ve bu kutlu yapıyı biz lekeleyemeyiz. Buna da müsaade etmeyiz, edemeyiz.
Evlenme yaşı kendi toplumumuz dahil daima artıyor. Ortalama çocuk sayısı daima düşüyor. Boşuna söylemiyoruz. Nüfusumuzun 85 milyon olması kâfi değil. Çok daha fazla nüfusa muhtaçlığımız var. Aile üzere inançlı sığınağı olmayan toplumlarda problemler çok fazla artıyor.
Aileyi tehdit eden en büyük tehdit cinsiyetsizleştirme teşebbüsleridir. Bu global bir dayatma haline gelmiştir. Bu global bir dayatma haline döndü.
Türkiye global cinsiyetsizleştirme uğraşlarına boyun eğmeyecek. Evlatlarımızı sapkınların eline bırakmayacağız.
“DAHA KAÇ ÇOCUK ÖLMELİ?”
Küresel vicdanın harekete geçmesi gereken bir öteki alan Gazze’dir. Acımasız bir katliam gerçekleşiyor. TV ekranlarında bizi izleyen tüm toplumlara sesleniyorum, bu sabah Katolik topluluğuna Papa vasıtası ile seslendim.
Okullar, hastaneler İsrail güçleri tarafından bombalanmaktadır. Çocuk, bayan olmak üzere 6 binin üzerinde kardeşimiz şehit oldu. 360 kilometrekarelik dar bir alanda 2.3 milyon kişinin zirvesine 12 tondan fazla bomba yağdırıldı.
ABD orda. Tüm imkanlarıyla orda. Tek tek gelip ziyarette bulunuyorlar. BM sayılarına nazaran 600 bin Gazzeli yerinden edildi. BM takımları de orayı terk etmenin hesabını yapıyor. Tüm savaşlarda olduğu üzere burada da en fazla mağduriyeti, bayanlar ve çocuklar yaşıyor. Ne kadar sarsıcı olursa olsun, hiçbir aksiyon bu türlü bir vahşeti legal kılmaz.
Gazze’ye yönelik akınlar, kendini savunma hududunu çoktan aşmış, açık bir zulme, mezalime, katliama ve barbarlığa dönüşmüştür. (İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları) İşin üzücü yanı, uygar geçinen gayrimedenilerin bu vahşeti yalnızca seyretmesidir. Avrupa Birliği Kurulu dün çıkmış ‘Henüz ateşkes daveti yapamayız.’ diyor. Daha ne kadar insan ölmesi lazım, çocuk ölmesi lazım. Sizin hesabınız ne?
Lafa gelince insan hak ve hürriyetleri konusunda ahkam kesenler, Gazzeli mazlumların hayat hakkını tam 19 gündür yok sayıyor. AB Kurulunun ateşkes daveti yapabilmesi için daha kaç çocuk ölmelidir? BMGK’nin harekete geçmesi için daha kaç ton bombanın Gazze’ye düşmesi gerekir?
GAZZE’YE 200 TONU AŞAN YARDIM
Gazze’ye ulaştırılmak üzere Mısır’a gönderdiğimiz yardım gereçlerinin toplamı 200 tonu aşıyor.
Şimdi buradan tekrar sesleniyorum. İsrail’e sesini çıkarmayanlar varya. Bunların İsrail’e borcu vardır. Lakin Türkiye’nin borcu yoktur.
