Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nca (TÜBİTAK) Covid-19 ile uğraş kapsamında yapılan davet üzerine Atatürk Üniversitesi Cet Teknokent ile Atılım Mühendislik, ‘osilasyonlu göğüs terapisi cihazı’ projesini geliştirdi. Proje, TÜBİTAK tarafından Türkiye genelinde 447 proje ortasında kabul edilen birinci 10 çalışmanın ortasına girdi. CET Teknokent ve Atak Teknoloji tarafından üretilen aygıt, bilhassa ağır bakım öncesinde ve ağır bakım mühletince hastalara uygulanarak göğüs terapisi ile akciğer sekresyonlarının atılmasını kolaylaştırarak hastalığın seyrini olumlu tarafta etkileyecek.
“Milli aygıt üretmek maksadıyla bu projeyi hazırladık”
Ürettikleri aygıtı hastaların hizmetine verebildikleri için memnun olduklarını belirten Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mine Gürsaç Çelik, “Bu aslında bir ulusal aygıt yapma ismine teşebbüs yaptığımız projedir. Maksadımız proje onaylandıktan sonrada Türk bayrağı ile tıbbi cihazımızı hastalarımızın hizmetine vermekti. Bu gayemizi da ne keyifli bize ki başardık. Bu yeleğimizi TUBİTAK covid19 davetine uyarak yapmaya başladık. Göğüs duvarı kompresyon fizyoterapi yeleği biçiminde tıbbi bir ismi var. Covid-19 hastalarının bildiğimiz üzere akciğere de yerleşen ve daha sonra akciğerde ARDS dediğimiz çok şiddetli klinik tabloya kadar yol açan bir virüsle karşı karşıyayız. Bu yelek sayesinde bu tabloyu biraz daha hafifleteceğiz” dedi.
“Cihazı 100 Covid-19 hastası üzerinde denedik ve başarılı sonuç aldık”
Aygıt sayesinde hastaların teneffüs işlevlerinin düzeldiğine de kaydeden Çelik, “Biz tabipler olarak mümkün olduğunca hastayı çabuk tedavi edip konuta taburcu etmeliyiz. Ürettiğimiz aygıtımızın buradaki emeli akciğere inen enfeksiyonda oluşan sekresyonun atımını kolaylaştırmaktır. Hastalarımızı daha kolay öksürterek biran evvel akciğerinin temizlenmesini sağlamaktır. Klinik bir çalışma planladık. Yaklaşık 100 Covid-19 hastası üzerinde bu cihazımızı test ettik. Birçok alandan oluşan takımımızla yaptık bu klinik çalışmayı. Gördük ki hastaların yattıkları birinci günden itibaren 20 dakika sabah 20 dakika akşam olmak üzere uyguladığımız bu tedavi ile teneffüs işlev testleri düzeldi. Biz dünyada gibisi olan bu aygıtı kendimiz üreterek ulusallaştırdık. Bizi heyecanlandıran kısmı da buydu. Hepimiz ulusal bir tıbbi aygıt yapabilmenin heyecanı ile çalıştık. Bunun sonucundaki başarıyı da görmek istedik ve gördük. Daha sonra birtakım hastalar ve öteki hastanelerden bu aygıtlar ile ilgili talepler aldık” açıklamalarında bulundu.
“447 proje ortasından birinci 10’a girmeyi başardık”
Üretilen aygıtın çok kıymetli bir muvaffakiyet olduğunu kaydeden Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Atilla Keskin ise, “Hamle mühendislik 447 proje ortasında birinci ona giren projeyi üretmiş durumdadır. Bu çok kıymetli bir muvaffakiyet zira ön elemeleri geçerek bu süreçlere kadar gelebilmiştir” açıklamalarında bulundu.
Aygıtı deneyen korona virüs hastası İsmail Öztürk, “Hastaneye birinci geldiğimde ateş şikayetim vardı. Ateş geçti daha sonra göğüste tutulmalar meydana geldi. Tutulmalara bağlı olarak öksürükten kaynaklanan tıkanmalar yaşıyordum. Bu süreçte göğsümün rahatlatılması ve balgam atımının kolaylaşması için teneffüs terapisi önerildi yelekli bir aygıtla. Sabah akşam 20 dakikalık dönemde uygulandığında hem öksürükte rahatlama hem de balgama atışı biraz daha kolaylaştı. Göğsümde ki rahatlamayı hissettim, öksürüklerim çok azaldı. Göğüs açısında kendimi çok rahat hissediyorum. Yeleği kullandığımda kendimi çok rahat hissettim” biçiminde konuştu.
