ANTALYA (AA) - AYŞE YILDIZ - Antalya'da löseminin en ağır cinsine yakalanınca başına gelen tüm zorluklara karşın yaşama azmini hiç kaybetmeyen 13 yaşındaki Buyruk Kalkan, "kahramanım" dediği kardeşinden yapılan ilikle hayata gülümsemeye devam ediyor.
Canan (36) ile Hüseyin Kalkan (38) çifti, büyük oğulları Emir'i, 11 yaşındayken yüksek ateş, göğüste batma ve bedende morluk şikayetiyle Akdeniz Üniversitesi Hastanesine götürdü.
Burada Akut Miyeloid Lösemi (AML) teşhisi konulan Emir'in, çabucak tedaviye alınması gerektiği bildirildi. Epey süratli ilerleyen hastalığa karşı uygulanan kemoterapiden olumlu cevap alınamayınca ilik naklinin kural olduğu belirtildi.
Doku ahengi için yapılan analizlerin akabinde ailenin o periyot 5,5 yaşındaki oğulları Emre'den nakil yapılabileceği belirlendi. Yaklaşık 1,5 yıl evvel Emir'e kardeşinden Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Onkoloji Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alphan Küpesiz başkanlığındaki grup tarafından ilik nakli yapıldı.
Tertipli denetimleri devam eden Emir'in hastalığı boyunca verdiği çaba herkese örnek olacak nitelikte. Yaşama dört elle sarılan Buyruk, moral ve motivasyonunu daima yüksek tuttu. Güçlü süreçte ve sonrasında ailesi ve kendi üzere hasta çocukları teselli eden, herkesi güzelleşeceğine inandıran Buyruk, tüm zorlukları göğüsleyip hastalığa boyun eğmedi.
Yaşama azmiyle herkesi şaşırtan Buyruk, hayallerini süsleyen hakimlik mesleği için de derslerini takip ediyor, tertipli çalışıyor.
- "Herkes birinin kahramanı olup hayat kurtarabilir"
Neriman Erol Yılmaz Toplumsal Bilimler Lisesi hazırlık sınıfında okuyan Buyruk Kalkan, AA muhabirine, hastalığı çabucak kabullendiğini, tüm dertlere karşın hayattan kopmamak için uğraş verdiğini söyledi.
Bazen karamsarlığa düşen ailesini daima olumlu düşünmeye sevk ettiğini, kuvvetli tedavi sürecinde bile optimist olduğunu vurgulayan Kalkan, ailesinin ve etrafındakilerin kendisini hiç yalnız bırakmadığını lisana getirdi.
Kemoterapi tedavisi uygulanırken zorluk çektiğini anlatan Kalkan, "Yan tesirleri fazla oldu. Bir müddet yemek yiyemedim, kusma, yüksek ateşim oluyordu, daima halsizdim. Enfeksiyon kapmamam gerekiyordu." sözünü kullandı.
Kalkan, keyifli sona ulaştıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Beni görenler, hastalığı yenebileceğine inandı. Onların olumlu düşünmelerine yardımcı oluyorum. İlik nakli başarılı geçti. Artık hastaneye yalnızca denetimlere gidiyorum. Beni kardeşim kurtardı. Onu çok seviyorum. Benim kahramanım kardeşim oldu. Herkes birinin kahramanı olup hayat kurtarabilir. Kardeşim de ben de nakilde zorlanmadık. Lütfen kök hücre bağışında bulunun. Hayalim hakim olmak. Bunun için derslerime çok kıymet veriyorum. Sıhhat durumum kötüyken bile ders çalıştım."
Emre Kalkan ise ağabeyini çok sevdiğini belirterek, "Bana daima 'kahramanım' demesi çok hoşuma gidiyor. Onun bir daha hasta olmasını istemiyorum." dedi.
- "Nakilden sonra kıvırcık saçlı oldu"
İki çocuk babası, vinç operatörü Hüseyin Kalkan ise oğlunun lösemi olduğunu öğrenince ümitsizliğe kapıldığını söyledi.
Tabibin birinci gün söylediği "oğlunuz lösemi" sözcüğünün hala hafızasında yer aldığına değinen Kalkan, "Dünyam başıma yıkılmıştı. Süreçle çaba etmemiz gerektiği için güçlü olmak zorundaydık. Evvel inanmak ve morali yüksek tutmak gerekiyor. Aylarca hastanede kaldık. Çok şükür küçük oğlumun iliği uyumlu çıktı. Oğlum düz saçlıydı, nakilden sonra kıvırcık saçlı oldu." sözünü kullandı.
- "Sağlık durumu pek iyi"
Grubuyla nakli gerçekleştiren Prof. Dr. Alphan Küpesiz de lösemi hastalarının yüzde 85-90'ını kemoterapiyle tedavi edebildiklerini, Emir'in hastalığı tedaviye dirençli ve tekrarladığı için kemik iliği nakli yaptıklarını bildirdi.
Nakilde başarılı olduklarını vurgulayan Küpesiz, "Nakille lösemi hücrelerini büsbütün yok edip, yerine sağlıklı hücrelerin bedende tutunmasını sağlayarak, lösemiye karşı savaş vermesini amaçladık. Emir'in sıhhat durumu pek güzel." diye konuştu.
