Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO) Eski Genel Sekreteri ve Dünya Turizm Forumu Enstitüsü Genel Sekreteri Talep Rifai, Türkiye’nin, salgın sürecinde turizmde aldığı tedbirlerin çok uygun olduğunu belirterek, “Türkiye yerli ve yabancı ziyaretçilere itimat veriyor. Bu inanç transferinin sürmesi halinde 2021 yılının 2020’den daha düzgün olacağı kanaatindeyim.” dedi.
Salgın sürecinde turizmdeki gelişmelere ait AA muhabirine değerlendirmede bulunan Talep Rifai, “Seyahat yoksa turizm de yoktur” diyerek, şu anda salgın nedeniyle seyahatlerin yok denecek kadar az olduğunu anımsattı.
Bu nedenle birçok destinasyonda yüzde 100 kısıtlamanın olduğuna işaret eden Rifai, “Hükümetler kısıtlamaları kaldırsa bile beşerler çabucak seyahate başlamayacak. Sorun inanç ve itimat algısından biridir.” diye konuştu.
“AŞI, TURİZME MÜSPET BİR TESİR SAĞLAYACAKTIR”
Talep Rifai, aşının turizme kesinlikle olumlu tesirinin olacağını belirterek, “Aşı, insanların itimada muhtaçlığı olduğu için turizme müspet bir tesir sağlayacaktır, fakat turizmde toparlanmak için aşılamaların süratlice yapılması ve teşvik edilmesi değerlidir. Hükümetlerin burada sağladığı muvaffakiyet turizme yansıyacaktır.” dedi.
Dünya nüfusunun çoğunluğunun aşılanması ve bu bahisteki yüksek muvaffakiyetin da turizm dalı için elzem olduğunu anlatan Rifai, aşı kadar değerli bir konun da süratli ve uygun fiyatlı test yapılması olduğunu, bu testlerin de teşvik edici olacağını aktardı.
“TÜRKİYE YERLİ VE YABANCI ZİYARETÇİLERE İTİMAT VERİYOR”
Talep Rifai, dünya için 21. yüzyılın birçok açıdan muvaffakiyet öyküsüyle dolu olduğuna dikkati çekerek, çok sayıda kriz görüldüğünü, bunların nasıl atlatılacağının öğrenildiğini lisana getirdi.
Turizm kesiminin tek başına krizlere karşı dayanamayacağını söz eden Rifai, ülke idarelerinin de turizm konusunda istek ve inancının değerli olduğunu vurguladı.
Rifai, koronavirüs salgınının yol açtığı krizlerin öteki tüm krizlerden daha ağır olduğunu söz ederek, “Türkiye’yi bu süreçte öne çıkartan uyum ve âlâ idare. Geçen yıl Türkiye rakiplerine nazaran turizmde düzgün sonuçlar elde etti. Bu yıl için ziyaretçileri nasıl koruyacağına dair verdiği vaatler kıymetli olacaktır. Türkiye’nin salgın sürecinde turizmde aldığı tedbirler çok yeterliydi. Türkiye yerli ve yabancı ziyaretçilere inanç veriyor. Bu inanç transferinin sürmesi halinde 2021 yılının 2020’den daha güzel olacağı kanaatindeyim.” diye konuştu.
“İYİ GÜNLERE DÖNÜŞÜN 2022’DE YAŞANACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Rifai, dünyanın “iyi eski günlere” dönüşünün kısa vadede sıkıntı olduğunu söz ederek, “Koronavirüs sırasında bu kadar ders öğrendik lakin 2022’de eski günlere geri dönüşün başlayacağını ve o yeterli günlere dönüşün 2022’de yaşanacağını düşünüyorum.” dedi.
Salgın bittikten sonra dünya turizminde en öne çıkacak destinasyonların, turiste inanç telkin eden, bağlantısı uygun yapan ve akıllı amaçlar koyan destinasyonlar olacağına dikkati çeken Rifai, şunları kaydetti:
“Salgın sonrası yeni bir norm ve yeni seyahat alışkanlıkları olacaktır. Aile ve daha küçük kümelerle seyahat sayıları artacaktır. Beşerler daha az bireyle daha ferdî tatil yapmak isteyecektir. Bilhassa açık hava ve dış yer turizmine ilgi daha yüksek olacaktır. Daha uzun konaklamalar ve yurt dışında meskenden çalışan “dijital nomadlar (çalışan fakat tıpkı anda da seyahat edenler)” daha tanınan olacaktır. Bu çeşit değişikliklere hazırlıklı olmalıyız.”
